Monster Hunter, yıllardır oyun dünyasında kendine sağlam bir yer edinmiş bir serilerden bir tanesi. CAPCOM’un geliştirdiği bu oyun serisi, devasa canavarlara karşı verdiğiniz taktiksel savaşları, zengin ekipman sistemini ve arkadaşlarla oynandığında daha da keyifli hâle gelen yapısıyla öne çıkıyor. Peki, oyun bizlere neler sunuyor? Gelin beraber oyun tüm detaylarına göz atalım.

Hikâye: Beyaz Ruh’un Peşinde​

Oyunun hikâyesi, Avcı Lejyonu’nun bir keşif gezisi sırasında baygın halde bulduğu bir çocukla başlıyor. Adının Nata olduğunu öğrendiğimiz bu çocuk, köyüne saldıran Beyaz Ruh adlı bir canavar yüzünden kendini Forbidden Lands’in çorak topraklarında bulmuş. Liderimiz Fabius’un bize verdiği görev ise Nata’nın köyünü bulmak ve bu felakete neden olan Arkveld adlı canavarı avlamak. Hikâye boyunca Nata ile birlikte çeşitli avlara çıkıyor ve Forbidden Lands’in dört bir yanını dolaşıyoruz. Yolculuk sırasında konuşan kedi dostumuz Palico, av görevlerini yöneten Alma ve demirci Gemma gibi yardımcı karakterler de bize eşlik ediyor. Senaryo, anlatım açısından çok derin değil. Oyun daha çok avlanmaya odaklanıyor. Ancak yol boyunca karşılaştığımız olaylar ve farklı bölgelerde yaşanan maceralar, hikâyeyi tamamen önemsiz hale getirmiyor.

Geniş Harita Oyuncuları Kendisine Çekmeyi Başarıyor​

Monster Hunter Wilds, geniş ve detaylı bir dünyaya sahip. Oyunda çöller, ormanlar ve karlı bölgeler gibi farklı biyomlar bulunuyor. Bu biyomlar sadece görsel bir değişiklik sunmamasıyla beraber oynanışı da etkiliyor. Örneğin, karlı bölgelerde enerji barınız daha hızlı azalıyor ve sıcak tutan bitkiler tüketmeniz gerekiyor. Çölde ise avınızı kum çöküntülerine çekerek sersemletebiliyorsunuz. Bu tür detaylar, oyun dünyasının canlı ve dinamik hissettirmesini sağlıyor.

Haritalar büyük ve farklı bölgeler arasında geçiş yaparken bazen yürümek zorunda kalıyorsunuz. Neyse ki Seikrot adında, Final Fantasy’deki Chocobo’lara benzeyen bir binek var. Ancak bu bineğin hareketleri tam anlamıyla serbest değil. Oyunun izin verdiği alanlarda zıplayabiliyor ve uçabiliyor. Serbest keşif hissiyatı biraz sınırlı tutulmuş. Buna rağmen Monster Hunter Wilds, keşfetmesi keyifli bir dünya sunuyor. Her bölgede avlanma kampları kurabiliyor, eşyalarınızı geliştirebiliyor ve yeni görevler alabiliyorsunuz.

Avlanma Mekaniği: Gerçekten Keyifli mi?​

Oyunun en önemli kısmı elbette avlanmak. Monster Hunter serisi, devasa yaratıklara karşı verdiğiniz uzun ve stratejik savaşlarıyla ünlü. Monster Hunter Wilds da bu geleneği sürdürüyor. Oyunda birbirinden farklı silah türleri bulunuyor. Yakın dövüş ve uzak dövüş silahları arasında seçim yapabiliyor, hatta oyun içinde istediğiniz zaman silahınızı değiştirebiliyorsunuz. Ancak her silahın kendine özgü bir kullanım tarzı var.

Savaş sistemi, Soulsborne oyunlarındaki gibi dikkatli hareket etmeye dayanıyor. Canavarların saldırılarından kaçmak ve doğru anı yakalayarak saldırmak gerekiyor. Dövüşler genellikle uzun sürüyor ve her yaratığın farklı saldırı setleri olduğu için taktik değiştirmek gerekiyor.

Bir canavarı avlamak bazen 20-30 dakika sürebiliyor. Tek başınıza olduğunuzda bu süre daha da uzuyor. Ancak çok oyunculu modda arkadaşlarınızla birlikte avlanmak, bu süreci çok daha keyifli hâle getiriyor. Oyunda SOS sinyali göndererek diğer oyuncuların veya yapay zekâ avcılarının yardıma gelmesini sağlayabiliyorsunuz. Monster Hunter Wilds’ta en çok hoşuma giden detaylardan biri, yaratıkların farklı alanlara kaçarken saldırı desenlerini değiştirmesi oldu. Canavarı bir bölgeden diğerine kovalarken farklı stratejiler belirlemek gerekiyor.

Görsellik ve Performans​

Monster Hunter Wilds, görsel anlamda gerçekten etkileyici. Yağmur damlalarının toprağa karışması, rüzgârın savurduğu kum taneleri ve devasa canavarların detaylı modellemeleri oyunun atmosferine büyük katkı sağlıyor. Ancak PlayStation 5’te oyunun çözünürlüğü biraz düşük kalıyor. Yüksek grafik ayarlarında bile bazı sahnelerde kare hızında düşüşler yaşanabiliyor. PlayStation 5 Pro versiyonunda çok daha akıcı ve keskin bir görüntü sunacağı kesin.

Oynanış sırasında bug veya teknik bir hata ile karşılaşmadım. Oyun oldukça stabil çalışıyor. Çevre sesleri ve müzikler de atmosfere uygun bir şekilde hazırlanmış. Özellikle avlanma sırasında değişen müzikler, savaşın temposunu hissettirmeyi başarıyor.



Monster Hunter Wilds Kimler İçin Uygun?

Monster Hunter Wilds, seriye yeni başlayanlar için güzel bir giriş noktası olabilir. Oyun, mekaniklerini öğretme konusunda başarılı. İlk başta karmaşık gelebilecek detaylar zamanla yerine oturuyor.

Ancak dövüşlerin uzun süresi ve bazı tekrara düşen oynanış mekanikleri herkes için uygun olmayabilir. Eğer aksiyon dolu ve taktiksel bir savaş sistemi arıyorsanız, bu oyun tam size göre. Monster Hunter Wilds, devasa yaratıklara karşı verdiğiniz savaşları, sürekli gelişen ekipman sistemini ve keşif dolu dünyasını başarılı bir şekilde sunuyor. Eğer bu tür oyunlardan hoşlanıyorsanız, bu seriye kesinlikle göz atmanızı tavsiye ediyoruz.

Artılar​

✅ Geniş ve keşfedilecek büyük bir dünya
✅ Farklı silah seçenekleri ve derin dövüş mekaniği
✅ Çok oyunculu modda arkadaşlarla daha eğlenceli bir deneyim
✅ Görsel efektler ve atmosfer başarılı
✅ Uzun süreli oynanabilirlik sunan ekipman geliştirme sistemi

Eksiler​

❌ Dövüşler bazen fazla uzun sürebiliyor
❌ Harita keşfi tam anlamıyla özgür hissettirmiyor
❌ Küçük yaratıklarla olan savaşlar yeterince ilgi çekici değil
❌ PlayStation 5’te çözünürlük biraz düşük kalıyor